Ana içeriğe atla

Ava Max - Lost Your Faith Türkçe Çeviri

 Ava Max - Lost Your Faith Türkçe Çeviri



It's getting darker on the road we're on, I know, I know

It's getting harder to believe in us, I know, I know

But we just left the car, and I'm walking all alone, alone

I thought forever meant we'd die together, I don't know, don't know

Now you're just letting go


I used to have you on your knees all night, but now you never pray

And when you looked at me, you saw the light, but now you've turned away

Hallelujah, hallelujah, hallelujah

You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith


I know it's hard to stay in when you want to walk away, away

And I forgive you every time you leavin' me in vain, in vain

And I'm the one who's always fighting for us, that's okay, okay

But I'm afraid we're at the point there's nothing left to save, to save

And I can't find a way


I used to have you on your knees all night, but now you never pray

And when you looked at me, you saw the light, but now you've turned away

Hallelujah, hallelujah, hallelujah

You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith


I used to have you on your knees all night, but now you never pray

And when you looked at me, you saw the light, but now you've turned away

Hallelujah, hallelujah, hallelujah

You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith


Ava Max - Lost Your Faith

Kıta Kıta Çeviri ve Analiz


Kıta 1 (Verse 1) & Çeviri:

İngilizce:
It's getting darker on the road we're on, I know, I know
It's getting harder to believe in us, I know, I know
But we just left the car, and I'm walking all alone, alone
I thought forever meant we'd die together, I don't know, don't know
Now you're just letting go

Türkçe:
Gittiğimiz yol kararıyor, biliyorum, biliyorum
Bize inanmak giderek zorlaşıyor, biliyorum, biliyorum
Ama arabadan yeni indik ve ben yapayalnız yürüyorum
"Sonsuza dek" dediğimizde, birlikte öleceğimizi sanmıştım, ama artık emin değilim
Şimdi ise sadece bırakıyorsun

Analiz:
Bu kıta, bir ilişkinin giderek çözüldüğünü anlatıyor. "Yolun kararması" metaforu, ilişkideki umudun azalmasını temsil ediyor. "Arabadan inmek" ve "yalnız yürümek" ise yalnızlığa ve terk edilmeye vurgu yapıyor. Şarkıcı, "sonsuzluk" kavramına dair inancını kaybediyor ve partnerinin artık ilişkiye tutunmadığını düşünüyor.


Nakarat (Chorus) & Çeviri:

İngilizce:
I used to have you on your knees all night, but now you never pray
And when you looked at me, you saw the light, but now you've turned away
Hallelujah, hallelujah, hallelujah
You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith

Türkçe:
Eskiden geceler boyunca dizlerinin üstündeydin, ama artık hiç dua etmiyorsun
Bana baktığında ışığı görürdün, ama şimdi yüzünü çevirdin
Hallelujah, hallelujah, hallelujah
Beni kutsal bir yerde tutardın, ama artık inancını kaybettin

Analiz:
Şarkıda dinî metaforlar kullanılarak bir ilişkideki inanç kaybı anlatılıyor. "Dizlerinin üstündeydin" ifadesi, kişinin eskiden sevgisine ve bağlılığına ne kadar sadık olduğunu vurgularken, "dua etmemek" artık umutsuzluğa kapıldığını gösteriyor. "Işığı görmek" sevgiye inanmayı temsil ederken, "yüzünü çevirmek" artık sevgiyi hissetmemeyi anlatıyor. "Kutsal yer" metaforu ise partnerin artık ilişkiye değer vermediğini ima ediyor.


Kıta 2 (Verse 2) & Çeviri:

İngilizce:
I know it's hard to stay in when you want to walk away, away
And I forgive you every time you leavin' me in vain, in vain
And I'm the one who's always fighting for us, that's okay, okay
But I'm afraid we're at the point there's nothing left to save, to save
And I can't find a way

Türkçe:
Kalmanın zor olduğunu biliyorum, özellikle de gitmek istediğinde
Seni her terk edişinde affediyorum, boşa olsa bile
Her zaman bizim için savaşan kişi benim, sorun değil
Ama korkarım artık kurtaracak bir şey kalmadı
Ve ben bir çıkış yolu bulamıyorum

Analiz:
Burada şarkıcı, partnerinin gitme isteğini anladığını ama yine de ilişkileri için mücadele ettiğini ifade ediyor. Ancak artık bir şeylerin tükenmiş olduğunun farkına varıyor. "Seni her affediyorum" kısmı, şarkıcının hâlâ sevgiyi sürdürmek için çabaladığını, ancak partnerinin sürekli uzaklaştığını gösteriyor. "Kurtaracak bir şey kalmadı" cümlesi, ilişkinin artık son noktasına geldiğini ima ediyor.


Son Nakarat (Chorus) & Çeviri:

İngilizce:
I used to have you on your knees all night, but now you never pray
And when you looked at me, you saw the light, but now you've turned away
Hallelujah, hallelujah, hallelujah
You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith

(Şarkının bu kısmı tekrar edildiği için çeviri yukarıdakiyle aynıdır.)

Ekstra Analiz:
Şarkı, güçlü bir final yaparak, ilişkinin en baştaki tutkusunun ve bağlılığının kaybolduğunu vurguluyor. "Hallelujah" tekrarları, bu kaybın ağırlığını ve hüzünlü kabullenişi pekiştiriyor.


Genel Tema ve Mesaj:

  • Temalar: Kayıp, inançsızlık, terk edilme, aşkın tükenişi
  • Duygular: Hüzün, hayal kırıklığı, yalnızlık, çaresizlik
  • Öne Çıkan Anahtar Kelimeler: Faith (inanç), pray (dua etmek), light (ışık), hallelujah, holy place (kutsal yer)
  • Vurucu Satırlar:
    • "You used to hold me in a holy place, but now you've lost your faith." → Eskiden ilişkiye kutsal bir anlam yüklüyordun ama artık inancını kaybettin.
    • "I thought forever meant we'd die together." → "Sonsuzluk" dediğimizde birlikte öleceğimizi sanmıştım.

Sonuç:

Ava Max, "Lost Your Faith" şarkısında bir ilişkinin sönüşünü, inanç kaybı ve terk edilme metaforlarıyla anlatıyor. Sevgilinin artık eski tutkusunu ve inancını kaybetmesi, şarkıcıyı yalnızlık ve umutsuzluk içinde bırakıyor. Dini imgelerle desteklenen bu anlatım, sevginin kutsallığının kaybolmasını vurguluyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri

  Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri  I am not the only traveler tek gezgin ben değilim Who has not repaid his debt borcunu ödememiş olan I've been searching for a trail to follow again tekrar takip etmek için bir iz arıyordum Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim What the hell I'm supposed to do ne halt etmemi bekliyorsun And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim Not to ride along with you seninle gelmemek için I had all and then most of you, some and now none of you sana ve sonra daha fazlana sahiptim, birazına ve şimdi hiçbir şeyine Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür I don't know what I'm supposed to do, haunted by the ghost of you ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, senin hayaletine musallat oldum Oh, take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür When the night was full of terrors gece dehşetlerle ...