Ana içeriğe atla

Lady Gaga - Happy Mistake TÜRKÇE ÇEVİRİ

 Lady Gaga - Happy Mistake TÜRKÇE ÇEVİRİ



**1. Kıta:**


*"I'm acting in this play of  

Comedy with tragic words  

The audience was smiling  

Cheering on a scene absurd"*


- **Çeviri:**  

"Bu oyunda oynuyorum  

Trajik sözlerle bir komedi  

Seyirci gülümsüyordu  

Saçma bir sahneye tezahürat yapıyordu"


- **Analiz:**  

Lady Gaga, hayatı bir tiyatro oyununa benzetiyor ve içinde bulunduğu durumu "komedi" olarak nitelendiriyor. Ancak, komedinin trajik sözlerle dolu olduğunu belirtiyor, yani yüzeyde eğlenceli ve neşeli görünse de, altında derin bir üzüntü veya karmaşıklık yatıyor. Seyircilerin bu durumu anlamayıp sadece yüzeysel olarak neşeli bir şekilde tepki verdiği bir sahne canlandırılıyor.


---


**2. Kıta:**


*"I could try to hide behind the make-up  

But the show must go on"*


- **Çeviri:**  

"Makajın arkasına saklanmayı deneyebilirim  

Ama gösteri devam etmek zorunda"


- **Analiz:**  

Gaga, duygularını gizlemeye çalışabileceğini söylüyor, ancak dış dünyaya karşı hissettiklerini gizlemek her ne kadar mümkün olsa da, yaşamın devam ettiğini ve bir şekilde bu durumla başa çıkması gerektiğini ifade ediyor. "The show must go on" ifadesi, hem gerçek hayatta hem de sahnede, her şeye rağmen devam etme zorunluluğunun altını çiziyor.


---


**3. Kıta:**


*"I feel so crazy  

My head is filled with broken mirrors  

So many, I can't look away  

I'm in a bad way  

If I could fix the broken pieces  

Then I'd have a happy mistake"*


- **Çeviri:**  

"Çok deli hissediyorum  

Kafam kırık aynalarla dolu  

O kadar çok ki, bakışlarımı kaçırmam imkansız  

Kötü bir durumdayım  

Eğer kırık parçaları düzeltebilseydim  

Mutlu bir hata yapmış olurdum"


- **Analiz:**  

Kafasının içinin "kırık aynalarla" dolu olduğunu söyleyerek, zihinsel ve duygusal olarak parçalanmış olduğunu ifade ediyor. Aynalar, kimlik ve kendine bakış açısından bir metafor olabilir. Bu kırık aynaların, kendisinin dağılmış ve düzensiz bir ruh hali içinde olduğunu simgeliyor. Gaga, bu parçaları onarabilirse "mutlu bir hata" yapmış olacağını düşünüyor; bu da, hataların onu şu anki haline getirmiş olabileceğini, ancak onarıldığında bu hataların olumlu sonuçlar doğurabileceğini ima ediyor.


---


**4. Kıta:**


*"A lonely disposition  

Portraits of a strung-out girl  

How'd I get so addicted  

To the love of the whole world"*


- **Çeviri:**  

"Yalnız bir ruh hali  

Gerilmiş bir kızın portreleri  

Nasıl bu kadar bağımlı oldum  

Tüm dünyanın sevgisine"


- **Analiz:**  

Bu kıtada, yalnızlık hissi ve içsel mücadele öne çıkıyor. "Gerilmiş bir kız" ifadesi, fiziksel ve ruhsal olarak yıpranmış bir durumu anlatıyor. Gaga, insanların sevgisine bağımlı hale geldiğini fark ediyor ve bunun kendisini yıpratıcı bir sürece soktuğunu kabul ediyor. Bu, ünlülerin sıklıkla yaşadığı, halkın sevgisine olan bağımlılığı yansıtıyor.


---


**5. Kıta (Tekrar):**


*"I could try to hide behind the make-up  

But the show must go on"*


- **Çeviri:**  

"Makajın arkasına saklanmayı deneyebilirim  

Ama gösteri devam etmek zorunda"


- **Analiz:**  

Bu kıtanın tekrarında, yine duygularını saklama çabası ve gösterinin devam etmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu, devam eden mücadeleye rağmen dışarıdan güçlü görünme zorunluluğunu yineliyor.


---


**6. Kıta (Tekrar):**


*"I feel so crazy  

My head is filled with broken mirrors  

So many, I can't look away  

I'm in a bad way  

If I could fix the broken pieces  

Then I'd have a happy mistake"*


- **Çeviri:**  

"Çok deli hissediyorum  

Kafam kırık aynalarla dolu  

O kadar çok ki, bakışlarımı kaçırmam imkansız  

Kötü bir durumdayım  

Eğer kırık parçaları düzeltebilseydim  

Mutlu bir hata yapmış olurdum"


- **Analiz:**  

Bu bölüm de önceki kıtayla aynı. Gaga, yine zihnindeki dağınıklık ve parçalanmışlık hissini ifade ediyor, ancak bir yandan bu parçaların toparlanmasının bir tür umut doğurabileceğini ima ediyor.


---


**7. Kıta:**


*"If I could buy a happy sunny day  

So brilliantly  

And wash away the sad mistakes  

I could hold my heart in a safe place  

All I need to breathe  

Is one happy mistake"*


- **Çeviri:**  

"Eğer mutlu, güneşli bir gün satın alabilseydim  

Böyle parlak bir şekilde  

Üzgün hataları yıkayabilirdim  

Kalbimi güvenli bir yere saklayabilirdim  

Nefes almak için ihtiyacım olan tek şey  

Bir mutlu hata"


- **Analiz:**  

Burada Gaga, mutlu bir günü satın alabilmenin bir metaforunu kullanıyor. O günün parlaklığıyla geçmişteki üzüntü ve hataları silebileceğini ifade ediyor. Kalbini güvenli bir yere koymayı ve rahatça nefes almayı istiyor, bu da içsel huzur arayışını gösteriyor. Tek ihtiyacı olan, hatalardan doğan bir tür mutluluk—bir "mutlu hata."


---


**8. Kıta (Son):**


*"Made a happy mistake"*  


- **Çeviri:**  

"Mutlu bir hata yaptım"


- **Analiz:**  

Şarkının sonunda Gaga, "mutlu bir hata" yaptığını kabul ediyor. Bu ifade, hataların olumlu sonuçlar doğurabileceği fikrini pekiştiriyor ve hayatındaki bu karmaşık deneyimlerin onu bugün olduğu yere getirdiğini kabul ediyor.

Yorumlar

AYIN POPÜLER ÇEVİRİLERİ

Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri

  Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri  I am not the only traveler tek gezgin ben değilim Who has not repaid his debt borcunu ödememiş olan I've been searching for a trail to follow again tekrar takip etmek için bir iz arıyordum Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim What the hell I'm supposed to do ne halt etmemi bekliyorsun And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim Not to ride along with you seninle gelmemek için I had all and then most of you, some and now none of you sana ve sonra daha fazlana sahiptim, birazına ve şimdi hiçbir şeyine Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür I don't know what I'm supposed to do, haunted by the ghost of you ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, senin hayaletine musallat oldum Oh, take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür When the night was full of terrors gece dehşetlerle

Linkin Park - The Emptiness Machine TÜRKÇE ÇEVİRİ

Linkin Park - The Emptiness Machine TÜRKÇE ÇEVİRİ ### **1. Kıta:** **Lyrics:** *Your blades are sharpened with precision   Flashing your favorite point of view   I know you're waiting in the distance   Just like you always do   Just like you always do* **Çeviri:** *Bıçakların hassasiyetle bilenmiş   En sevdiğin bakış açını sergiliyorsun   Uzaktan beklediğini biliyorum   Hep yaptığın gibi   Hep yaptığın gibi* **Analiz:** Bu kıta, manipülatif bir kişi veya durumla karşı karşıya olmayı betimliyor. “Blades are sharpened with precision” (bıçakların hassasiyetle bilenmiş) metaforu, karşıdaki kişinin tehlikeli ve dikkatli bir şekilde manipülatif olduğunu gösteriyor. “Waiting in the distance” (uzaktan beklemek) ifadesi, bu kişinin her zaman fırsat kolladığını ima ediyor. Ana tema, güvensizlik ve sürekli bir manipülasyon altında kalma hissi. ### **2. Kıta:** **Lyrics:** *Already pulling me in   Already under my skin   And I know exactly how this ends, I* **Çeviri:** *Zaten beni içine çekiyo

RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri 

  RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri  Sleazin' and teasin', I'm sittin' on him aşağılık ve dalga geçiyorum, onun üzerine oturuyorum All of my diamonds are drippin' on him tüm elmaslarım onun üzerine damlıyor I met him at the bar, it was twelve or something onunla barda tanıştım, saat on ikiydi ya da öyle bir şeydi I ordered two more wines 'cause tonight, I want him iki şarap daha sipariş ettim çünkü bu gece, onu istiyorum A little context if you care to listen dinlemek istersen biraz olaydan bahsedeyim I find myself in a shit position kendimi boktan bir pozisyonda buluyorum The man that I love sat me down last night sevdiğim adam dün gece beni karşısına oturttu And he told me that it's over, dumb decision ve bana bittiğini söyledi, aptalca bir karar And I don't wanna feel how my heart is rippin' ve kalbimin nasıl attığını hissetmek istemiyorum Fact, I don't wanna feel, so I stick to sippin' aslında, hissetmek istemiyorum, bu yüzden yudu

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum     Döktüğüm tüm kanı yıkamaya çalışıyorum     Bu arzu ikimizin de paylaştığı bir yük     İki günahkar, tek bir dua ile

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning

Loreen - Tattoo Türkçe Çeviri

  Loreen - Tattoo Türkçe Çeviri I don't wanna go - Gitmek istemiyorum But baby we both know - Ama bebeğim ikimiz de biliyoruz This is not our time - Bu bizim zamanımız değil It’s time to say goodbye - Hoşça kal deme zamanı Until we meet again - Tekrar buluşana kadar Cause this is not the end - Çünkü bu son değil It will come a day - Bir gün gelecek When we will find our way - Yolumuzu bulduğumuzda Violins playing and the angels crying - Kemanlar çalarken ve melekler ağlarken When the stars align then I’ll be there - Yıldızlar hizalandığında, orada olacağım No, I don't care about them all - Hayır, hepsi umurumda değil Cause all I want is to be loved - Çünkü istediğim tek şey sevilmek And all I care about is you - Ve umurumda olan tek şey sensin You stuck on me like a tattoo - Sen bir dövme gibi üzerimde kaldın No, I don't care about the pain - Hayır, acı umurumda değil I’ll walk through fire and through rain - Ateşin ve yağmurun içinden yürüyeceğim Just to get closer to you

Teddy Swims - Bad Dreams TÜRKÇE ÇEVİRİ

Teddy Swims - Bad Dreams TÜRKÇE ÇEVİRİ  ### **1. Kıta:** **Sözler:** *Sun is going down, time is running out   No one else around but me   Steady losing light   Steady losing my mind   Moving shadows and grinding teeth* **Çeviri:** Güneş batıyor, zaman tükeniyor   Etrafta benden başka kimse yok   Sürekli ışığı kaybediyorum   Sürekli aklımı kaybediyorum   Hareket eden gölgeler ve gıcırdayan dişler **Analiz:** Bu kıtada şarkıcının yalnızlık ve çaresizlik duygusu belirgin. Güneşin batışı ve zamanın tükenmesi gibi imgeler, kaybolma ve karanlığa sürüklenme hissini yansıtıyor. "Işığı kaybetmek" ve "aklını kaybetmek" ifadesi, zihinsel bir çöküşe işaret ediyor. Gölgeler ve diş gıcırdatma ise endişeyi ve huzursuzluğu temsil ediyor. --- ### **2. Kıta:** **Sözler:** *Without you, there ain't no place for me to hide   Without you, there's no way I can sleep tonight   What I’d do for a little bit of peace and quiet   Without you I keep* **Çeviri:** Sensiz, saklanacak bir

Tinashe - Nasty Türkçe Çeviri

Tinashe - Nasty Türkçe Çeviri I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my nasty? I got stamina they say ima athlete  Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my nasty? Pillow talking got my throat raspy If you keep up with me  I’ll keep on coming back  If you do it too good  I’m gonna get attached  Cuz it it feels like heaven when it hurts so bad  Baby put it on me  I like it just like that  Just like that  I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty (Just like that) I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty (I like it just like that)  I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty (Just like that) I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty Big time pull up make a scene  Party’s lame, no vibe we can leave  shotgun my thighs on seat I aint g

Tina Turner - The Best Türkçe Çeviri

  Tina Turner - The Best Türkçe Çeviri I call you, when I need you my heart's on fire Seni arayınca, ihtiyacım olduğunda kalbim alev alıyor You come to me, come to me, wild and wild Bana geliyorsun, bana geliyorsun, vahşi vahşi You come to me Bana geliyorsun Give me everything I need İhtiyacım olan her şeyi bana ver Give me a lifetime of promises and a world of dreams Bana ömür boyu sözler ve düşler dünyası ver Speak the language of love like you know what it means Aşk dilini konuş, ne anlama geldiğini biliyormuş gibi And it can't be wrong, take my heart Ve yanlış olamaz, kalbimi al And make it strong, baby Ve onu güçlü kıl, bebeğim You're simply the best Sen sadece en iyisisin Better than all the rest Tüm geri kalanlardan daha iyi Better than anyone Herkese göre daha iyi Anyone I ever met Tanıdığım herkesten daha iyisin I'm stuck on your heart Kalbine yapıştım I hang on every word you say Söylediğin her kelimeye asılı kalırım Tear us apart Bizi ayırirsan  Baby, I would