Ana içeriğe atla

Camila Cabello - GODSPEED TÜRKÇE ÇEVİRİ

 Camila Cabello - GODSPEED TÜRKÇE ÇEVİRİ



Camila Cabello'nun "GODSPEED" adlı şarkısının sözlerini kıta kıta Analizi ve  her bir kıtanın Türkçe çevirisini aşağıda bulabilirsin:


### 1. Kıta:

**"I don’t wanna be at this party anymore  

I don’t think your jokes sound funny anymore  

All these shoes I can’t dance in, what for?  

Let me let this out, barefoot on the floor"**


**Türkçe Çeviri:**  

Bu partide artık olmak istemiyorum  

Esprilerin artık komik gelmiyor  

Bu ayakkabılarla dans edemiyorum, ne için?  

Bunu bırakayım, çıplak ayakla dans edeyim


**Analiz:**  

Bu kıta, bir partide veya sosyal ortamda artık huzursuz hissetmeyi ve kendini rahat hissetmemeyi ifade ediyor. Kişisel özgürlüğün, sahte bir ortamdan kaçmanın ve duygusal bir boşalmaya duyulan ihtiyacın altı çiziliyor. "Çıplak ayakla dans etmek" sembolik olarak sahte zorluklardan kurtulma ve gerçek benliği ortaya çıkarma arzusunu yansıtıyor.


---


### 2. Kıta:

**"And they’re gonna say I should probably up the meds  

That some things should’ve stayed in my head  

I’m tired of playing pretend  

Stop driving, it’s a dead end"**


**Türkçe Çeviri:**  

Ve muhtemelen ilaçları artırmam gerektiğini söyleyecekler  

Bazı şeyler kafamda kalmalıydı  

Sahte bir oyun oynamaktan yoruldum  

Sürmeyi bırak, bu yol çıkmaz


**Analiz:**  

Bu kıtada, kişinin içsel çatışmalarını, zihinsel sağlığını sorgulayan dış seslere karşı bir isyan ve gerçek hislerin ifade edilmesi yer alıyor. "İlaçları artırmak" ifadesi, başkalarının onu yanlış anladığını ve sadece sorunların yüzeyini gördüğünü gösteriyor. "Sahte oyun" ve "çıkmaz yol" ifadeleri, yaşamda sahte davranışlardan bıkma ve duygusal olarak çıkmazda hissetme anlamı taşıyor.


---


### 3. Kıta:

**"We’re living in a ghost world  

We’re living in a past life  

If everything could stay the same  

Wouldn’t it be nice?  

But you know me, you know me, I-"**


**Türkçe Çeviri:**  

Bir hayalet dünyasında yaşıyoruz  

Geçmiş bir yaşamda yaşıyoruz  

Her şey aynı kalsa  

Güzel olmaz mıydı?  

Ama beni tanıyorsun, beni tanıyorsun, ben-


**Analiz:**  

Bu kıta, hayatın artık cansız ve ruhsuz bir hale geldiği hissini ifade ediyor. "Hayalet dünyası" ve "geçmiş yaşam" metaforları, geçmişe saplanmışlık ve ilerleyememe duygusunu simgeliyor. Her şeyin değişmeden kalmasını istemek, geçmişteki daha mutlu ya da daha kolay zamanlara duyulan bir özlem. Ancak şarkıcı, bir içsel farkındalıkla, bu duruma adapte olmanın mümkün olmadığını ima ediyor.


---


### 4. Kıta (Nakarat):

**"Always know just when to leave  

When the night is past its peak  

And I hope you find some peace  

Godspeed"**


**Türkçe Çeviri:**  

Her zaman ne zaman gitmem gerektiğini bilirim  

Gece zirvesini geçtiğinde  

Umarım biraz huzur bulursun  

İyi şanslar


**Analiz:**  

Bu nakarat, şarkıcının bir şeylerin sona erdiğini fark etme ve gerektiğinde gitme yeteneğine odaklanıyor. Gece metaforu, olayların veya bir ilişkinin doruk noktasını geçtiğini ifade eder. "Godspeed" (İyi şanslar) ifadesi, birine veda ederken ona iyilik dilemenin ve kendi yolunu çizmenin sembolü.


---


### 5. Kıta:

**"Peace is so elusive  

Joy is so elusive  

Kisses to my muses  

Truces for the bruises  

I got real life angels  

Got me when I lose it  

If I gotta burn a bridge  

They’ll help me light the fuses"**


**Türkçe Çeviri:**  

Huzur çok zor bulunuyor  

Neşe çok zor bulunuyor  

İlham perilerime öpücükler  

Yaralar için ateşkesler  

Gerçek hayatta meleklerim var  

Kaybettiğimde beni yakalarlar  

Bir köprüyü yakmam gerekirse  

Fünyeleri ateşlememe yardım ederler


**Analiz:**  

Bu kıta, içsel huzur ve mutluluğun geçici ve zor elde edilir olduğunu ifade ediyor. Şarkıcı, yaraları ve duygusal çatışmaları kabul ederken, çevresindeki destekleyici insanlar (melekler) ona yardım ediyor. "Köprü yakmak" metaforu, geçmişten veya insanlar arasındaki bağlardan kurtulmayı ifade eder, ve bu zorlu kararlarda bile destek göreceği belirtiliyor.


---


### 6. Kıta:

**"Sometimes I just lose it  

Thoughts can be abusive  

Times where I lose sight of love, the real reason I do this  

15 since I do this  

26, I choose this"**


**Türkçe Çeviri:**  

Bazen sadece kaybederim  

Düşünceler kötü olabilir  

Aşkı, bu işi yapmamın gerçek nedenini unuttuğum zamanlar  

15 yaşımdan beri bunu yapıyorum  

26 yaşımda bunu seçtim


**Analiz:**  

Bu kıta, şarkıcının kariyer yolculuğu ve içsel mücadelelerine dair bir içsel muhasebe yapıyor. Duygusal yüklerin ve zihinsel zorlukların nasıl zararlı olabileceğini vurguluyor. 15 yaşından beri bu kariyer yolculuğunda olduğunu ve 26 yaşında bunu bilinçli bir seçim olarak sürdürdüğünü ifade ediyor.


---


### 7. Kıta (Nakart - Tekrar):

**"We’re living in a ghost world  

We’re living in a past life  

If everything could stay the same  

Wouldn’t it be nice?"**


**Türkçe Çeviri:**  

Bir hayalet dünyasında yaşıyoruz  

Geçmiş bir yaşamda yaşıyoruz  

Her şey aynı kalsa  

Güzel olmaz mıydı?


**Analiz:**  

Tekrar eden bu kıta, şarkıcının hâlâ geçmişe duyduğu özlem ve çıkışsızlık hissini yansıtıyor. Ancak değişmeyen şeylerin güzel olabileceği yanılsamasına da değiniyor.


---


### 8. Kıta (Final):

**"I let you go and I feel more like me  

I wish you well, but far away from me  

Godspeed  

Godspeed"**


**Türkçe Çeviri:**  

Seni bıraktım ve kendimi daha çok ben gibi hissediyorum  

Sana iyilik diliyorum, ama benden uzakta  

İyi şanslar  

İyi şanslar


**Analiz:**  

Bu final kıtası, bir vedayı ve bu vedanın şarkıcı üzerindeki özgürleştirici etkisini anlatıyor. İlişkiden uzaklaşmak, ona kendini yeniden keşfetme ve huzur bulma imkânı vermiş. Veda ederken, karşı tarafa yine de iyi dilekler sunuyor.

Yorumlar

AYIN POPÜLER ÇEVİRİLERİ

Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri

  Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri  I am not the only traveler tek gezgin ben değilim Who has not repaid his debt borcunu ödememiş olan I've been searching for a trail to follow again tekrar takip etmek için bir iz arıyordum Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim What the hell I'm supposed to do ne halt etmemi bekliyorsun And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim Not to ride along with you seninle gelmemek için I had all and then most of you, some and now none of you sana ve sonra daha fazlana sahiptim, birazına ve şimdi hiçbir şeyine Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür I don't know what I'm supposed to do, haunted by the ghost of you ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, senin hayaletine musallat oldum Oh, take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür When the night was full of terrors gece dehşetlerle

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning

Linkin Park - The Emptiness Machine TÜRKÇE ÇEVİRİ

Linkin Park - The Emptiness Machine TÜRKÇE ÇEVİRİ ### **1. Kıta:** **Lyrics:** *Your blades are sharpened with precision   Flashing your favorite point of view   I know you're waiting in the distance   Just like you always do   Just like you always do* **Çeviri:** *Bıçakların hassasiyetle bilenmiş   En sevdiğin bakış açını sergiliyorsun   Uzaktan beklediğini biliyorum   Hep yaptığın gibi   Hep yaptığın gibi* **Analiz:** Bu kıta, manipülatif bir kişi veya durumla karşı karşıya olmayı betimliyor. “Blades are sharpened with precision” (bıçakların hassasiyetle bilenmiş) metaforu, karşıdaki kişinin tehlikeli ve dikkatli bir şekilde manipülatif olduğunu gösteriyor. “Waiting in the distance” (uzaktan beklemek) ifadesi, bu kişinin her zaman fırsat kolladığını ima ediyor. Ana tema, güvensizlik ve sürekli bir manipülasyon altında kalma hissi. ### **2. Kıta:** **Lyrics:** *Already pulling me in   Already under my skin   And I know exactly how this ends, I* **Çeviri:** *Zaten beni içine çekiyo

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum     Döktüğüm tüm kanı yıkamaya çalışıyorum     Bu arzu ikimizin de paylaştığı bir yük     İki günahkar, tek bir dua ile

RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri 

  RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri  Sleazin' and teasin', I'm sittin' on him aşağılık ve dalga geçiyorum, onun üzerine oturuyorum All of my diamonds are drippin' on him tüm elmaslarım onun üzerine damlıyor I met him at the bar, it was twelve or something onunla barda tanıştım, saat on ikiydi ya da öyle bir şeydi I ordered two more wines 'cause tonight, I want him iki şarap daha sipariş ettim çünkü bu gece, onu istiyorum A little context if you care to listen dinlemek istersen biraz olaydan bahsedeyim I find myself in a shit position kendimi boktan bir pozisyonda buluyorum The man that I love sat me down last night sevdiğim adam dün gece beni karşısına oturttu And he told me that it's over, dumb decision ve bana bittiğini söyledi, aptalca bir karar And I don't wanna feel how my heart is rippin' ve kalbimin nasıl attığını hissetmek istemiyorum Fact, I don't wanna feel, so I stick to sippin' aslında, hissetmek istemiyorum, bu yüzden yudu

Loreen - Tattoo Türkçe Çeviri

  Loreen - Tattoo Türkçe Çeviri I don't wanna go - Gitmek istemiyorum But baby we both know - Ama bebeğim ikimiz de biliyoruz This is not our time - Bu bizim zamanımız değil It’s time to say goodbye - Hoşça kal deme zamanı Until we meet again - Tekrar buluşana kadar Cause this is not the end - Çünkü bu son değil It will come a day - Bir gün gelecek When we will find our way - Yolumuzu bulduğumuzda Violins playing and the angels crying - Kemanlar çalarken ve melekler ağlarken When the stars align then I’ll be there - Yıldızlar hizalandığında, orada olacağım No, I don't care about them all - Hayır, hepsi umurumda değil Cause all I want is to be loved - Çünkü istediğim tek şey sevilmek And all I care about is you - Ve umurumda olan tek şey sensin You stuck on me like a tattoo - Sen bir dövme gibi üzerimde kaldın No, I don't care about the pain - Hayır, acı umurumda değil I’ll walk through fire and through rain - Ateşin ve yağmurun içinden yürüyeceğim Just to get closer to you

Tinashe - Nasty Türkçe Çeviri

Tinashe - Nasty Türkçe Çeviri I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my nasty? I got stamina they say ima athlete  Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my freak? Is somebody gonna match my nasty? Pillow talking got my throat raspy If you keep up with me  I’ll keep on coming back  If you do it too good  I’m gonna get attached  Cuz it it feels like heaven when it hurts so bad  Baby put it on me  I like it just like that  Just like that  I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty (Just like that) I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty (I like it just like that)  I been a nasty girl, nasty I been a nasty girl, nasty (Just like that) I been a nasty girl, nasty I been a nasty nasty nasty Big time pull up make a scene  Party’s lame, no vibe we can leave  shotgun my thighs on seat I aint g

A$AP Rocky - Tailor Swif TÜRKÇE ÇEVİRİ

A$AP Rocky - Tailor Swif TÜRKÇE ÇEVİRİ ### [Intro] **Hitkidd, what it do, man?** - Bu bölüm, prodüktör Hitkidd'e bir selamlaşma ve şarkının başlangıcında bir tanıtım. ### [Verse 1] **Shoot my shot, got her wet (Hoo)** - "Şansımı deniyorum, onu ıslatıyorum." Burada, romantik ya da cinsel bir ilgiyi ifade ediyor. **Bet that's all neck, girl, that's wetty** - "Sanırım bu sadece boyun, kızım, bu ıslak." "Wetty" burada cinsel anlamda kullanılıyor. **Ready, gave me all neck, how beheading** - "Hazır, bana her şeyi verdi, nasıl kafa kesme." Burada, "neck" terimi cinsel bir anlam taşıyor. **Ready, might just sign my ex-girl, no Malcolm and Eddie, already** - "Hazır, eski kız arkadaşımı işaretleyebilirim, Malcolm ve Eddie değil, zaten." Malcolm ve Eddie, ünlü bir TV çiftidir, burada eski sevgiliyi tekrar almak anlamında. **Your ass might just go and get upset, don't be petty, already** - "Kıçın üzülmeye başlayabili

LISA - ROCKSTAR TÜRKÇE ÇEVİRİ

LISA - ROCKSTAR TÜRKÇE ÇEVİRİ  Altın dişler ön panelde duruyor, o bir rock yıldızı | Gold teeth sitting on the dash, she a rockstar | | En sevdiğin şarkıcı rap yapmak istesin, bebeğim, lala | Make your favorite singer wanna rap, baby, lala | | "Lisa, bana Japonca öğretebilir misin?" Dedim ki, "Hai, hai" | "Lisa, can you teach me Japanese?" I said, "Hai, hai" | | Bu benim hayatım, hayatım, bebeğim, ben bir rock yıldızıyım | That's my life, life, baby, I'm a rockstar | | Bir görevdeydim,

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just how to take control   Kontrolü nasıl ele alacağını biliyor When I'm vulnerable   Savunmasız ol