Ana içeriğe atla

Bon Jovi - Living Proof Türkçe Çeviri

Bon Jovi - Living Proof Türkçe Çeviri:

Does the sun still shine on a dead-end street

Will a rose still grow out of broken concrete

Is there anything left for a sinner like me

 

I’m tired of talking about someday

All that we been given are the dog days

Nothing is forgiven, it’s the hard way

Right or wrong

I’m tired of talking about somehow

Wake up, and it’s welcome to your breakdown

This family tree’s got nothing left to prove now

Me and you

We’re the living proof

 

Close your eyes and tell me what you think you see

Is faith and hope enough to make a fool believe

Is there anything left for a sinner like me

 

I’m tired of talking about someday

All that we been given are the dog days

Nothing is forgiven, it’s the hard way

Right or wrong

I’m tired of talking about somehow

Wake up, and it’s welcome to your breakdown

This family tree’s got nothing left to prove now

Me and you

We’re the living proof

 

First the son becomes the father

Then the father is the son

It’s never-ending circle and the circles never done

This love will last forever

We’re not footprints in the sand

It’s time you understand

 

I’m tired of talking about someday

All that we been given are the dog days

Nothing is forgiven, it’s the hard way

Right or wrong

I’m tired of talking bout somehow

Wake up, and it’s welcome to your breakdown

This family tree got nothing left to prove now

Me and you

We’re the living proof



Türkçesi:

Çıkmaz bir sokakta güneş hala parlıyor mu

Kırık betondan hala bir gül yetişir mi?

Benim gibi bir günahkar için bir şey kaldı mı?

 

Bir gün hakkında konuşmaktan yoruldum.

Bize verilen tek şey köpek günleri

Hiçbir şey affedilmez, bu zor bir yol

Doğru ya da yanlış

Bir şekilde konuşmaktan yoruldum.

Uyanın ve arızanıza hoş geldiniz

Bu soy ağacının artık kanıtlayacak bir şeyi kalmadı.

Ben ve sen

Biz bunun yaşayan kanıtıyız

 

Gözlerini kapat ve bana ne gördüğünü söyle.

İnanç ve umut bir aptalın inanması için yeterli midir?

Benim gibi bir günahkar için bir şey kaldı mı?

 

Bir gün hakkında konuşmaktan yoruldum.

Bize verilen tek şey köpek günleri

Hiçbir şey affedilmez, bu zor bir yol

Doğru ya da yanlış

Bir şekilde konuşmaktan yoruldum.

Uyanın ve arızanıza hoş geldiniz

Bu soy ağacının artık kanıtlayacak bir şeyi kalmadı.

Ben ve sen

Biz bunun yaşayan kanıtıyız

 

Önce oğul baba olur

O zaman baba oğuldur

Hiç bitmeyen bir döngü ve asla bitmeyen daireler

Bu aşk sonsuza dek sürecek

Biz kumdaki ayak izleri değiliz.

Anlamanın zamanı geldi

 

Bir gün hakkında konuşmaktan yoruldum.

Bize verilen tek şey köpek günleri

Hiçbir şey affedilmez, bu zor bir yol

Doğru ya da yanlış

Bir şekilde konuşmaktan bıktım.

Uyanın ve arızanıza hoş geldiniz

Bu soy ağacının artık kanıtlayacak bir şeyi kalmadı.

Ben ve sen

Biz bunun yaşayan kanıtıyız

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...