Ana içeriğe atla

Carly Simon - You're So Vain Türkçe Çeviri

 Carly Simon - You're So Vain Türkçe Çeviri


You walked into the party like you were walking onto a yacht

partiye sanki bir yata yürüyormuşsun gibi girdin

Your hat strategically dipped below one eye

şapkan stratejik olarak bir gözünün altındaydı

Your scarf it was apricot

atkın kayısı rengindeydi 

You had one eye in the mirror, as you watched yourself gavotte

bir gözün aynadaydı, dans ederken kendini izliyordun

And all the girls dreamed that they'd be your partner

ve diğer tüm kızlar senin partnerin olmayı hayal etti

They'd be your partner and

senin partnerin olmayı 


You're so vain

çok kibirlisin

You probably think this song is about you

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

You're so vain (you're so vain)

çok kibirlisin (çok kibirlisin)

I bet you think this song is about you

bahse girerim bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

Don't you don't you?

değil mi değil mi?


You had me several years ago when I was still quite naive

birkaç yıl önce ben hala safken bana sahiptim 

Well you said that we made such a pretty pair and that you would never leave

çok güzel bir çift olduğumuzu ve asla ayrılmayacağını söyledin

But you gave away the things you loved

ama sen sevdiğin şeyleri verdin

And one of them was me

ve biri bendim

I had some dreams they were clouds in my coffee clouds in my coffee and

bazı hayallerim vardı onlar kahvemdeki bulutlardı kahvemdeki bulutlardı ve


You're so vain

çok kibirlisin

You probably think this song is about you

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

You're so vain (you're so vain)

çok kibirlisin (çok kibirlisin)

I bet you think this song is about you

bahse girerim bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

Don't you don't you don't you?

değil mi değil mi değil mi?

I had some dreams they were clouds in my coffee clouds in my coffee and

bazı hayallerim vardı onlar kahvemdeki bulutlardı kahvemdeki bulutlardı ve


You're so vain

çok kibirlisin

You probably think this song is about you

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

You're so vain (you're so vain)

çok kibirlisin (çok kibirlisin)

I bet you think this song is about you

bahse girerim bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

Don't you don't you?

değil mi değil mi?


Well I hear you went up to Saratoga

Saratoga'ya gittiğini duydum

And your horse naturally won

ve atın doğal olarak kazandı

Then you flew your lear jet up to Nova Scotia

sonra lear jetini Nova Scotia'ya uçurdun

To see the total eclipse of the sun

güneşin toplam tutulmasını görmek için

Well you're where you should be all the time

her zaman olman gereken yerdesin

And when you're not, you're with some underworld spy

ve olmadığın zaman, bir yeraltı casusuyla birliktesin

Or the wife of a close friend wife of a close friend and

ya da yakın bir arkadaşın karısı yakın bir arkadaşın karısı ve


You're so vain

çok kibirlisin

You probably think this song is about you

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

You're so vain (so vain)

çok kibirlisin (çok kibirli)

I bet you think this song is about you

bahse girerim bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

Don't you don't you don't you?

değil mi değil mi değil mi?

You're so vain

çok kibirlisin

You probably think this song is about you

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun

You're so vain

çok kibirlisin

Probably think this song about you 

büyük bir ihtimalle bu şarkı senin hakkında diye düşünüyorsun 

You're so vain 

çok kibirlisin



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...